10

İlk Mim'leniş ve Blog Hikâyemiz

Yazar: on 22:24 in


Öncelikle bizi mimlemeye lâyık gördüğü için Âmak-ı Hayâl arkadaşımıza teşekkürü bir borç biliyoruz :)))) 
Ve sorularına geçiyoruz (:
Sevgili Âmak-ı Hayâl demiş ki:
Blog açma hikayeniz... Buralara yolunuz nasıl düştü ve neler hissediyorsunuz bi anlatın bakalım.

Günlerden bir gündü ama öylesine bir gün değildi, bir yaz geçmiş Ramazan Ayı gelmişti. Ramazan gelene kadar yaz boyu evde bir şekilde vakit geçiriyordum. Evde oturmaktan hiç gocunmam o yüzden kitap okuyup, nete girip, gayet mutlu mesut vakit geçiriyordum :) Ancak her şeyden çabuk sıkılan birisi olduğum için netteki bir çok sosyal paylaşım sitesinden sıkılmıştım hani çok saçma ve boş geliyorlardı, üstelik vakit kaybıydı da. o dönem yavaş yavaş ablamın 2 yıldır vâr olan baharatlı tatlar blogu ile ilgilenmeye başlamıştım, elimden geldiğince ona destek oluyordum. Çok seviyordum onun bloguna bakmayı. Sonra zamanla blogları gezmeye başlamıştım bu vesile ile gerçekten çok hoş ve faydalı paylaşımlar görünce bir blog da ben açmaya karar verdim. İşte o bir Ramazan günü bildiğim her şeyi paylaşmak istedim insanlarla. Zaten maneviyatın tavan yaptığı günler :) dedim haydi Bismillah. Özü İslam ve mahabbet üzere olan bir blog tasarlamıştım. Tabi her şey isimle ateş arasında iken bir isim bulmaya gelmişti sıra bu bloga. Özü İslam dedik ya "Lâilaheillallah" demeden de olmazdı İslam. Okuduğumdan beri hep dilimde olan Nazan Bekiroğlu'nun adlı kitabının ilk sayfasında yazanlar blogun asıl hikâyesi ve isim kaynağı oldu.
Nazan Hoca'm diyordu ki:
Her şey birbirinin zıddı ile yaratılmış iken Yoktan var edildik, Lâ iken, illâ var olduk Ve tevhid ile kabul ettik "O'ndan başka ilâh yoktur" Bu sırada yazıcı'nın sözleri girdi araya "LÂ: Olumsuzluk eki.Başkaldırı serbestîsi. Ama değil mi ki Tevhid kelimesi de LÂ ile başlar: Lâ ilahe. Bilinçli kabul kelimesi onun ardından gelir: İllallah.
Evet âlem de her ne vâr ise ya "yok"tu ya "var"dı. Amenna ve saddakna deyip blogu açtım :)
Bir "Edebiyat" öğrencisi olarak kitapsız, muhabbetsiz, şiirsiz, kıssa ve hissesiz olunmazdı. Arada da bir şeyler karalıyordum bunlar üzerine, insan yazdıklarını paylaşmayı seviyor, çünkü beğenilmek güzel duygu :) Belki beğenenler olur diye "Çalıkuşu" romanının üzerine yazdığım bir kaç cümle ile ilk yayınıma başladım :) Bir yandan da çevreme duyuruyorum blog açtım diye amaç izleyicelerim çoğalsın :D Çok geçmeden "ilk postumdaki resim" sayesinde "illâ" ile tanıştık. Resmi o yapmıştı ben de teşekkür bâbında bloguma koymuştum :) Sonra Hakk'ın yardımı ile muhteşem bir dostluk başladı. Hani öyle ki "ikiz ruh sahibeleri"yiz diyecek kadar büyük bir dostluk. "Sevgili Dost" mutlak ki Hakk'ın bana yazdırdığı bu cümleler sayesinde girdi hayatıma. Şimdi sonsuz şükür olsun bizi tanıştıran O Rabb'e tekrardan sizleri de şahid kılmak istedim bu şükre (: Bu blog olayı tek başına idare edilecek kadar kolay değildi. İlk günler teknik olarak çok eksiktim, tema filan bilmiyorum çok zorlanıyorum derken illâ her an yanımda oldu zaten hemen yazar oldu blogda. İnanır mısınız yazar yapmayı bile bilmiyorum şifremi vermiştim zaten ona dedim sen hallet onu da :D o kadar bilmiyordum düşünün :) Rabbim yürü yâ kulum dedi de geldik bu günlere :) Tabi bir de beni yalnız bırakmadı Rabbim yanıma kendine çok yakın olan bir dost yolladı. Ben yokluğu seçtim dedim yok olmalı O'nda, illâ da vâr olmalı hep ben de, benim yanım da. Böylece iki yazarla bu güzel blogu gün gün yavaş yavaş O'na olan sevgimizle, muhabbet aşkımızla, konuşmayı sevmemizle ipek böceği misali dokuduk. 
Ne hissediyoruz kısmına gelince de yazmak bazı insanlar için imkansızken bazı insanlar yazmazlarsa bunalımlara girerler. Yazmak fiili ekmek gibi su gibi bir ihtiyaçtır, olmazsa olmazdır. İşte bizde yazmayı "özellikle de birbirimize yazmayı" çok seviyoruz. Yazmaktan da öte insan bildiklerini paylaşmazsa boşu boşuna o bilgiyi taşırsa bir hayvandan farkı kalır mı? Biz de hep unutuyoruz diye unutmadan bildiklerimizi, gördüklerimizi, sevdiklerimizi, hislerimizi paylaşıyoruz. Amacımız unutkanlığımızı engelleyip bir nev'i kayıt altına almak her şeyi :) Bir de unuttuğumuz kadar da hatırlatmak galiba. Ki bunu kendime çok önemli bir görev addediyorum.
Sonuç olarak, bir Ramazan günü başladığım bu hikâye yine bir Ramazan günü illâ ile devam etti. Formatımız, vizyonumuz, misyonumuz her şeyimizle ilk günkü gibiyiz. Daha da güzel bir şekilde devam edeceğiz inşaAllah. 
Eksiklerim olmuştur mutlaka :) ama elimden geldiğince anlatmaya çalıştım hikâyemizi. Bu ilk mimlenişimiz olduğu için alışkın değiliz galiba ondan böyle oldu (: Tekrar çok teşekkürler sevgili âmak-ı hayâl (:

|

10 Comments


iyiki de açmışsın zevkle takip bir blog :)


zevkle takip ettiğim bir blog demeye çalıştım yani yarım yamalak yazmışım :)


:))) oluyor bazen öyle yazamıyor insan anladım ben zaten efendim çok sağolun (:


be happy and love. kiss


Selam canım
İyiki bloğu açma kararı almış bismillah deyip başlamışsın ve iyiki illa ile birlikte yazıyorsun canım Allah devamını nasip etsin
sevgiyle kal


Ne iyi etmişsiniz blog açmakla, illâ ile tanışmakla =)


çokk beğendim yaa

Okuduğum en güzel mim cevabıydı diyebilirim. Harika yazmışsın ellerine yüreğine sağlık...

Sayfana hep geliyorum ama öyle edebi yazıyorsun ki hiç bişey diyemiyorum:)Geldim bloguna mim var dicem vazgeçtim yazmaz la söylemiyim dedim kendi kendime ama adını yazdım haberi olsun dedim en son demeye karar verdim:D iyikide demişim güzel şeyler öğrendim..

Blogunun adı da çok güzel ayrıca..

teşekkür ederim..

Sevgiler saygılar...

...........................

Bu arada Amak-ı Hayal'in yazımı yanlış mı?

Senin yazdığın gibi şapkalımı doğru olanı bilmek siterim...

he bi de bende çok zor öğrendim herşeyini blogun karıştırdım heryeri saatlerce ama öğreniyor insan hepimiz aynı şeyleri yaptık bu konuda:) sorun yok:)


@papatya68
ve aleykum selam ablacım teşekkür ederim çok şükür Rabbim'e buradayız hâlâ sizlerle :)

@Urfa Tutkunu
teşekkür ederim efendim çok sağolun :)

@Amâk-ı Hayâl
Sevgili Özlem, (ismini kullanmamda bir maruzat yoktur umarım :))
öncelikle yeniden teşekkür ederim beni mimlediğin için gerçekten çok güzel bir vesile oldun hikayemizi anlatmamız için (: Harika demeyelim de işte olanı yazdım diyelim biz canım :)

Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirmek üzereyim inşaAllah sanırım azda olsa yansıyor yazdıklarıma ama sen hiç çekinme yazarken istediğin zaman istediğin şekilde yazabilirsin :) iyiki de söylemişsin yoksa ben kaçırabilirdim mimlendiğimi (:

blog ismimiz geldiği yerden dolayı çok güzel gerçekten ayrıca teşekkür ederim :)

Bir de amâk-ı hayâl bu şekilde şapkalı yazılıyor yani doğrusu bu ama şapkaları kaldırdıkları için şuan pek dikkat edilmiyor buna. Ama böyle yazınca okuması da daha güzel oluyor sanki :)

Acemilik dönemleri öyle oluyor zaten ya ama o günler de çok eğlenceliydi :)))

ve son olarak tekrar beklerim canım çok sağol :)


Güzel bir blog evet iyikide açmışsınız..Hayırlı geceler..


Orada bazı iyi puan tamamladı. Ben konulu bir arama yaptım ve kişilerin çoğunluğu blogunuzun ile hemfikir olacaktır bulundu.

Copyright © 2009 lâ-illâ All rights reserved. Theme by Laptop Geek. | Bloggerized by FalconHive.