Üşümek mi? İnsanın içinde güneş yanarken üşümek mi?
çalıkuşu
Henüz bahar tam mânasıyla yüzünü göstermiş olmasa da baharın gelişi insanın içinde güneşler açtırıp içini ısıtmıyor değil :) Hele ki bu bahar günleri tatlı telâşların yaşandığı günlere denk geldi ise. Ben okulu bitirme telâşında; mezuniyetti, baloydu, tezdi uğraşırken, evlerde bahar temizlikleri başlamış, güneşin açtığını gören çocuklar bakkallara dondurma almaya koşmuş, haftasonları pikniklere gidilmeye başlanmış bile :) Az kaldı ben de yakında bu kervâna katılacağım inşaAllah.
Bu papatyaları buz gibi bir günde sabahın erken saatlerinde görmüştüm. Bahar yeni gelmişti aslında henüz mart ayının başıydı. Güneşin kendini yeni gösterdiği saatlerde bu müptekulâde görüntüyü veren papatyalara kayıtsız kalmak nâ mümkündü benim için :) Karşıda deniz kendini gösteriyor, ben biraz tepe olan bir yerdeyim ve bu papatyalar uzaktan denize bakıyorlar. Ben üşüyorum aslında çünkü hava cidden soğuk. Ama bu güneş insanın içinde yanarken üşümek mi? Aslında insanın içinde asıl güneşler yaktıran bu görüntü ve o anki tefekkür hâlidir. Rabbim ne güzel yaratmış değil mi demekten alamıyor insan kendisini.
Rahmân Suresi'nin 10-13. âyetleri'nde Yüce Rabbim buyuruyor ya:
10. (Allah) yeryüzünü canlılar için yayıp döşedi
11.12. Orada meyve(ler) ve salkımlarla dolu hurma ağaçları, yapraklı tâneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.
13. O hâlde (Ey insanlar ve cinler!) Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?
Açıkça ayette belirtilen yapraklı taneler ve hoş kokulu bitkiler bu papatyalarda görebiliriz galiba. Şu papatyaları ve şu âyetleri gören hangi göz inkar edebilir! diye düşünmekten kendimi alamıyorum. (Kalpleri katılaşanlar geliyor aklıma susuyorum) Şükür ki bu nîmetleri ve gördüklerimizi yalanlayanlardan değiliz! Rabbim bir ömür tefekkür üzere yaşamayı nasîb etsin. Amîn ve ecmaîn...
|